Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, yılın ikinci enflasyon raporunu açıklıyor. TCMB, 27 Ocak’ta açıkladığı yılın ilk enflasyon raporunda yıl sonu için TÜFE tahminini yüzde 23,2 olarak açıklamıştı.
Kavcıoğlu’nun açıklamalarından satır başları:
Şubat ayında çatışmaya dönüşen jeopolitik riskler tedarik zinciri sıkıntısı ve arz kısıtlarına neden olmaktadır. Çin’de karantina önlemlerinin genişletilmesi arz sıkıntısını derinleştiriyor. Rusya Ukrayna çatışması emtia fiyatları ve ticaret kanallarıyla riskleri artırmaktadır. Ticaret ortaklarımızdaki büyüme beklentileri önceki rapora göre aşağı yönlü güncellenmektedir.
Birinci çeyrekte iyileşme devam ediyor. Bu nedenle iç talep bir miktar ivme kaybetmekle birlikte üretim dış talebin katkısıyla gücünü korudu. Sanayi üretimi ocak şubat ortalaması bir önceki çeyreğe kıyasla arındırılmış olarak yüzde 2 oranında arttı. Sanayi üretimi takvim etkisinden arındırılmış yüzde 13.3 ilk çeyrekte arttı.
Sanayi üretimi arz kısıtların rağmen esnek ve dayanıklı yapısıyla büyümeyi ve işgücü piyasasını desteklemektedir. Yatırım harcamaları güçlü eğilimde, makine teçhizat yatırımları 2019 son çeyrekten bu yana artış kaydetti. Makine teçhizatta ortalama büyüme yüzde 20 seviyesinde gerçekleşti. Net ihracat gibi cari dengeyi destekleyen bileşenlerin katkısı yüksek seviyelerde gerçekleşti. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin güçlendiğine işaret ediyor.
“TÜRKİYE İSTİHDAMINI EN FAZLA ARTIRAN ÜLKE OLDU”
Anket verileri nisan itibariyle firmaların gelecek dönem yatırım harcamalarını artırmayı planladıklarını gösteriyor. İhracatçı ve yatırım malı üretenlerden başlayıp yayılıyor. Sanayi üretiminde görülen artışlar sabit sermaye malları talebinin güçlü seyrettiğini gösteriyor. Kapasite kullanım oranı tarihsel ortalamaların üzerinde seyrediyor. İlave kapasite ihtiyacı yatırımları ihtiyacını artıracak. Artan ihtiyacın TL uzun vadeli kredilerle karşılanması önem kazanıyor.
Ekonominin istihdam oluşturma kapasitesi sürekli artıyor. İşgücüne katılım oranı artarken işsizlik oranı geriledi. Türkiye salgın sonrasında OECD ülkeleri arasında istihdamını en fazla artıran ülke oldu.
İhracatımız salgın döneminde yakaladığı artış eğilimini ilk çeyrekte bölgesel risklere rağmen sürdürdü. Rusya ve Ukrayna ihracatı azalırken AB’ye ihracat belirgin artış göstererek ihracattaki kayıpları önledi.
Ticari kredi büyümesi enflasyona kıyasla daha yavaş seyretti. Ticari krediler ivmelemenin uyumlu olmayan kısmıyla ilgili duyduğumuz rahatsızlığı PPK’da dile getirmiş, mikroihtiyati tedbirleri artıracağımızı söylemiştik. Kredilerin yatırım ve ihracatta kullanılması için tedbirleri kararlılıkla uygulamaktayız.
“ENFLASYONDA TÜM ALT GRUPLARDA ARTIŞ GÖZLENDİ”
Enflasyonda tüm alt gruplarda artış gözlendi. Küresel emtia fiyatlarındaki güçlü artışlar da belirleyici oldu. Emtia fiyatlarında martta en yüksek artışlar kaydedildi. İthalat fiyatlarındaki artışın yanı sıra tedarik zinciri aksaklıkları ve yüksek taşıma maliyetleri enflasyon görünümünde olumsuz etki yapıyor.
Analizler enflasyondaki yükselişin temel belirleyicilerinin küresel emtia fiyatları, döviz kuru ve arz yönlü aksaklıklar olduğuna işaret ediyor. İthalat birim değer endeksi belirgin artış gösterdi. Enerji endeksi yüzde 44 oranında yükseliş ile öne çıkarken, emtia artışı da alt endeksler geneline yayıldı.
Gıdada riskler belirginleşti. Çatışmayla uluslararası emtia fiyatlarında yüksek artışlar gözlendi. Uluslararası gıda fiyatları, tarihsel olarak en yüksek seviyesine ulaştı. Yılın ilk çeyreğinde küresel tedarik aksaklıkları sürdü. Çin salgın tedbirlerini sıkılaştırması tedarik zincirinde iyileşmeyi sınırlıyor.
TÜKETİCİ ENFLASYONU YILIN İLK ÇEYREĞİNDE YÜZDE 61,14
Tüketici enflasyonu yılın ilk çeyreğinde yüzde 61,14 olarak gerçekleşti.
İç talep koşullarının ilk çeyrekte kısmen yavaşladığını görüyoruz.
Yılsonu enflasyon tahmini 19 puan arttı yüzde 42,8’e çıkarıldı.
Ayrıntılar geliyor…